11 ay önce
Hayat kalitesini düşüren, kişinin mevcut aktivitelerini sınırlayan ve bir süre sonra gerek fiziksel gerek psikolojik olarak sıkıntılı durumlara yol açabilen bir hastalık türünü masaya yatıyoruz; astım.
Astım, özellikle bahar aylarında gün yüzüne çıkan alerjilerle tetiklenen, bazen bir ağacın altından geçmenin bile tetikleyici etken olabildiği oldukça ciddi bir hastalıktır. İlk başlarda yalnızca hayat kalitesini düşüren bir hastalık olarak algılansa da tedavi edilmediğinde ciddi solunum sıkıntılarına yol açabilecek güçtedir.
Astım özetle bir solunum hastalığıdır; solunum yolların tıkar ve nefes almayı zorlaştırır. Alerjenler, duman, soğuk hava, aşırı egzersiz, kimyasallar hatta bir battaniye bile bir astım tetikleyicisi olabilir. Kulağa ilginç geliyor olsa da battaniyenin içindeki yün ya da pamuk bile astımı tetikleyecek alerjenlere sahip olabilir.
Hem çocukları hem yetişkinleri etkileyen bir hastalık olan astım, özellikle büyük şehirlerde daha sık yaşanır. Büyük şehrin hava kirliliği, alerjenlerin fazlalığı, insan kalabalığı derken şehirde yaşamanın tüm avantajları bir anda dezavantaja dönüşebilir.
Sakin bir tatil kasabasında, etrafını saran yemyeşil bir doğaya rağmen bile astım krizini yaşayanlar elbette vardır ancak hava kalitesinin düşük olduğu şehirlerde astım görülme oranının çok fazla olduğunu da söylemek gerekir.
Astım tüm bunların yanısıra aşağıdaki kişilerde sıkça görülür;
Astımın sebepleri nelerdir diye bir göz attığımızda oldukça fazla etkenin astıma neden olabileceğini görüyoruz. Aslında tipik olarak tek bir nedenden kaynaklanmaz; birçok etkenin bir araya gelmesi neticesinde oluşur demek mümkündür.
Genellikle akciğerlerdeki bir maddenin, bağışıklık sistemiyle arasında çıkan münakaşanın bir sonucudur. Diğer bir deyişle bağışıklık sistemi, akciğerdeki bu maddeye aşırı reaksiyon verir ve astım meydana çıkar.
Astım sebeplerinden bir diğeri ise alerjenlerdir. Bazı maddeler, kişilerde birtakım reaksiyonların gelişmesine yol açabilir ki bu reaksiyonların direkt etkisi solunum yolunadır. Hava yollarında ödem, aşırı mukus üretimi ve hatta zamanla kanallarda daralma olabilir. Bu ödem ya da daralmalar da bronşlara etki eder ve zamanla spazmlara yol açara nefes alıp vermeyi güçleştirir.
Aile öyküsü de astım sebeplerinden biridir. Her ne kadar %100 oranında genetik faktörlere bağlıdır diyemesek de ailede astım öyküsünün varlığı da bir sebep olarak gösterilebilir. Yanısıra astım sebeplerinden birkaçı:
Astım sinsi bir hastalık değildir ve kendini fazlasıyla belli eder. Başlıca belirtisi ise hırıltılı solunumdur. Yanı sıra nefes almada güçlük de belirtileri arasındadır. Astım belirtileri arasında aşağıdakileri saymak mümkündür:
Astım nasıl teşhis edilir sorusunun tek yetkili yanıtı hekimdir. Evde astım testi de son zamanlarda sıkça yapılan testlerden olsa da en doğru sonuç için daime hekim muayenesi gerekir. İlgili hekim önce fiziksel bir muayene yapar ve hastanın sağlık öyküsünü dinler.
Yapılan fiziksel muayenenin ardından; akciğer grafisi, solunum fonksiyon testleri, kanda alerjen tetkikleri yapılır ve hastalığın teşhisi tüm bu protokollerin neticesine göre konur. Tıpkı her hastalıkta olduğu gibi astımda da erken tanı önemlidir çünkü alerjik hastalıkların tetikleyeni bulunmazsa hastalık ilerleyebilir ve kişinin günlük hayatının zorlaşmasına sebep olabilir.
Astım tedavi yöntemleri kişinin mevcut sağlık durumuna ve hastalık öyküsüne bağlı olarak yapılır. Astım tedavisinde hastalığın derecesi önemli bir bulgudur. Eğer astım alerjik bir reaksiyonsa ilgili alerji ilaçları ile kısa sürede kişi sağlığına kavuşur. Astım atakları sırasında kişinin rahatlaması için bazı spreyler önerilebilir. Bu spreyler solunum yoluyla uygulanır ve kişinin rahatça nefes almasına yardımcı olur.
Bazı astım atakları ya da genel astım tedavisi için kortizon da önerilebilir. Sprey ya da ağız yoluyla alınan bu ilaçlar da astım krizlerini rahatlatma amacı güder. Astım, yalnızca kişinin günlük hayatını olumsuz etkilemekle kalmaz aynı zamanda maddi açıdan da birtakım yükleri sırtlanması anlamını taşır. Bu noktada yaptırılan tamamlayıcı sağlık sigortası ya da özel sağlık sigortası ile hastane masraflarını minimum düzeyde tutmak önemlidir.
Tamamlayıcı sağlık sigortası ya da özel sağlık sigortası hakkında bilgi almak için linklere tıklamanız yeterlidir. Astım tanısı için istenen alerji testleri başlı başına bel büker bu noktada iki önemli sorunun da yanıtını aşağıda verelim.
Astıma evde çözüm gibi yöntemler her ne kadar merak ediliyor olsa da astım krizleri, astım atakları için alınacak en etkili yöntem doktorun reçete ettiği sprey ya da ilaçlardır. Yanı sıra astımı önlemenin yollarından birkaçını aşağıda paylaşalım.
Astım, üzerinde durulması gereken ve tedavi zorunluluğu olan bir solunum hastalığıdır. Her ne kadar ölümcül gibi durmasa da işin ucunda “nefes alamama” olduğu unutulmamalıdır. Astım, ağır seyreden vakalarda ölümcül sonuçların oluşmasına yol açabilir.
Bu nedenle seviyesi ne olursa olsun astım teşhisi konan kişiler mutlaka hekim kontrolünde tedavi olmalı ve düzenli olarak kontrollerini aksatmamalıdır. Astım ilerlerse ne olur sorusunun da yanıtını verelim; tedavi edilmeyen astımın tehlikeli bir solunum yolu hastalığı olan KOAH'a sebebiyet vereceğini unutmayalım. KOAH hastalığı ölümcül olabilen ve kişinin günlük hayatını adeta kabusa çevirebilen bir hastalıktır ve tedavi edilmeyen astımın KOAH'a dönme riski vardır.
Aslında bu sorunun tek bir yanıtı vardır; tetikleyicileri ortadan kaldırmak. Bu tetikleyici bir yastık ya da yorgan da olabilir, halı ya da mobilya da olabilir. Sebep her neyse ortadan kalktığı anda astım krizleri de kontrol altına alınacaktır.
Evcil hayvanları çok seviyor olabilirsiniz ancak özellikle alerjik astımın ciddi bir tetikleyicisi olabilirler. Bu nedenle hayvan sahiplenmeden önce yalnızca maddi anlamda değil sağlık anlamında da şartların uygunluğu önemlidir. “Bir şey olmaz” diyerek alınan her canlının bir kalp taşıdığını ve terk edilme psikolojisinin onları ne kadar yaraladığını daima akılda tutmak gerekir ve kronik olmasa bile bir astım hastalığının varlığı varsa kesinlikle hayvan sahiplenilmemelidir.
Önemli Not: Bu içerik yalnızca bilgi amaçlıdır; herhangi bir tavsiye ya da tedavi önermez. Olası sağlık sorunlarını önlemek ve yanlış tedavilerden kaçınmak için en doğru bilgiyi mutlaka doktorunuzdan alınız.